17.07.2015 New York Times gazetesi Eminem röportajı [Türkçe Çeviri] - Eminem Turkey | Eminem Hakkında Haberler, Çeviriler, Videolar

Breaking

18 Temmuz 2015

17.07.2015 New York Times gazetesi Eminem röportajı [Türkçe Çeviri]



17 Temmuz 2015 The New York Times gazetesi Eminem röportajı

Soru: "Sana ait olmayan bir film için soundtrack albümü hazırlama girişimi nasıl gerçekleşti?"
Cevap: "İnsanlar albümdeki şarkıları dinlerken filmi hatırlasın ve bu durum yıllarca sürsün istedik. Don't You şarkısını düşündüğünde aklına 'The Breakfast Club' filmi gelir. 'Eye of the Tiger' şarkısını dinlediğinde aklına Rocky filmi gelir.

Soru: "-Lose Yourself- 8 Mile kalitesine ulaşabilmek için üstünde baskı hissettin mi?"
Cevap: "Ben tematik bir şeyler yaratmak istedim, kendini güçlendirecek ve savaşmaya hazır hissettirecek bir şeyler yapmayı denedim."

Soru: "Filmin enerjisi oldukça erkeksi. Ve soundtrack albümünde de neredeyse sadece erkekler bulunuyor. Gwen Stefani hariç. Kings Never Die'a nasıl alabildin? Zamanında dalga da geçmiştin. 
Cevap: "Ben saygısız bir şey söylediğimi düşünmüyorum. Yani, şöyle, tamam belki üstüme işemesini istediğimi söylemiş olabilirim ama (Ass Like That'i kastediyor :d) -ama kim olduğun umrumda değil, ne olursa olsun bu komikti. Ama Gwen'e her zaman saygım vardı. İnanılmaz yetenekli, ve onun uzun ömürlülüğü şarkı için harika bir seçim olmasını sağladı."

Soru: "Hala komik hissediyor musun?"
Cevap: "Her zaman. Bu pek değişmedi. Bu iyi bir şey mi kötü bir şey mi bilmiyorum. Yaşlandıkça değişmeyen pek çok komedyen var. Will Ferrel'a bayılıyor olmamın sebebi bu. Çünkü o neyse o. Bence ölene kadar mizah duygunu kaybetmemek çok önemli bir şey."

Soru: "Ama belli bir yerde olgun davranmak gerekmez mi?"
Cevap: "Hayır, yani demek istediğim, çocuklar için olgun olabilirsin, ve bir ebeveyn olabilirsin, bunda sorun yok. İkisi birbirinden farklı bir şeyler."

Soru: "Ergenlere ebeveynlik yapmak müziğe bakış açını değiştirdi mi?"
Cevap: "Pek değil. Bence yaşlandıkça, -bu soruya nasıl cevap vereceğimi bilmiyorum,- Ben pek değişmedim. Sanırım daha fazla olgunlaştım, ama çok fazla değiştiğimi sanmıyorum, ben hala bir babayım. Hayatı akışına bırak. Ama iş hala iştir, ve ben çalışıyor olduğum zaman, sadece işime odaklanırım."

Soru: "Çocuklarına müziğini gösteriyor musun?"
Cevap: "Ben onların hayatlarına engel olmak istemiyorum, çok odaklanmamaya çalışıyorum."

Soru: "50 Cent ile aran nasıl bu aralar? Hem soundtrackte yer alıyor hem de filmde oynuyor."
Cevap: "Her zaman iyiydi, gayet iyi. 50'yi seviyorum adamım."

Soru: "50 uzun süredir müziği arkaplana attı ve daha çok bir iş adamına dönüştü. Aynı şekilde Dre de öyle. Sen de onlar gibi farklı dünyalara doğru hareket etmeyi düşündün mü?"
Cevap: "50 ile ilk tanıştığımdan beri onun bu hale geleceğinin farkındaydım, o her zaman iş adamı kafasında biriydi. ama ben her zaman müziğin içinde olmam gerektiğini düşünüyorum. O her zaman yeni şeylere açık, belki de ben de olmalıydım, -bunu söylemekten nefret ediyorum- ama ben biraz dar kafalılıyım. Sadece müziğe odaklandım."

Soru: "Başka alemlerde pek hayalci değilsin sanırım?"
Cevap: "En fazla prodüktör olurum, daha başka bir şey olmaz, her zaman müziğin içinde kalırım. Başka bir alan yok benim uyum sağlayabileceğim."

Soru: "Dre hiç iş ile alakalı sana geldi mi? Mesela Beats."
Cevap: "Biz her zaman bunu yapıyoruz. Ama hiç kulaklık işini düşünmemiştim. Hiçbir şeyden çıkagelmişti. Hatırlıyorum Hawai'deydik benim Recovery albümüm ve Dre'nin DETOX albümü için şarkı kaydediyorduk, sonra Jimmy Iovine geldi hadi foto çekimi var Beats kulaklıkları tak demişti, tabi ki dediğini yapacaktım, sonuçta bunlar Jimmy ve Dre. Ama bir yandan da: "Tamam artık müzik işine devam edebilir miyiz? Ben kayıt almaya devam etmek istiyorum." diye düşünüyordum. Şöyle düşündüğümü hatırlıyorum: "Kulaklık sonuçta, ne kadar ileriye gidebilir ki?" Ama Dre'nin ismi yeterdi, bunu biliyordum. Ve işin içinde Jimmy de olunca kulaklık işi dev bir şeye dönüştü. Jimmy çok ileri görüşlü biri ve neler olacağını her zaman bilir. Ben ise şu an neler olduğunun bile farkında olmayan bir adamım."

Soru: "Günümüz rap müziğini dinliyor musun?
Cevap: "Çıkan her şeyi dinlemeye çalışıyorum. Lil Wayne'i seviyorum, Drake, Big Sean, Schoolboy Q'yu seviyorum, Kendrick Lamar'ı seviyorum, neler olduğunu her zaman bilmeye çalışıyorum. Mesela Lil Wayne yeni şarkı çıkarıyor kulaklarımın pası siliniyor, bunu yapabilen bu ayarda birkaç sanatçı var günümüzde, Kendrick'in albümlerini bir araya getirme tarzı müthiş, sanki bir sanat ürününün parçaları gibi her bir albümü. Birbirlerini tamamlıyor. Ama hip hop'ın Drake'e de ihtiyacı var. Big Sean'a da. Bence hip hopın durumu gayet iyi. Bi denge var, bazı en iyi rapçiler aynı zamanda en başarılı rapçiler. Bazen de bu durum böyle değil."

Soru: "Kendini dünyanın Kanye'leri, Drake'leri, Kendrick'leri gibi rekabetçi biri olarak görüyor musun? Sanki biraz bundan kopmuş gibisin."
Cevap: "Kanye, tabi. Kanye'yi söylemeyi unuttum. Ben lirikal olarak her zaman rekabetçi biriyim."

Soru: "Yeni şarkıları nereden dinliyorsun?"
Cevap: "Başka insanlar bana söylüyor ve önüme getiriyorlar benim için. Başka insanların yeni çıkan şarkıyı önüme koymasını bekliyorum. İnternet ile pek içli dışlı değilim, pek anlamam. Benim için pek verimli değil."

Soru: "Google'da ismini aratmak istemiyor musun?"
Cevap: "Bir keresinde bilgisayar başına oturdum, ve bitti o gün benim için internet. Çünkü internetteki var olan her şeye bakmaya programlanmıştım. Çok nadir interneti açarım, baktığım bi site vardı, 5 yorum okudum ve dedim ki "Adamım, insanlar bunu nasıl yapıyor? Tanıdığım rapçi arkadaşlarım var bu tarz bir yorum yüzlerine söylense adam öldürürler." , bunu nasıl yapıyor insanlar bilmiyorum, bu tarz yorumlar kavga etmek, öldürmek veya intihar etmekle sonuçlanmalı. Genellikle hepsi tek seferde olmalı."

Soru: "Twitter ve Instagram'ın rapi etkilediğini düşünüyor musun?
Cevap: "Pek çok Twitter tartışması var biliyorum. Eskiden insanlar sadece müziğini yapardı. Ama artık işler böyle. Dünya sürekli değişiyor. Adapte olmak zorundasın."

Soru: "Bizim zamanımızda bu işler böyle değildi, daha iyiydi.' diyen tiplerden değil misin?"
Cevap: "Tabi ki o tipten bir adam olmak istemem. Kötü olan bir şeyin yanında iyi yanlarını da alırsın. Jay Z'ye gerçekten saygı duyduğum konulardan birisi bu, bence Jay Z kariyeri boyunca hiç suskunluk dönemine girmedi. O hep istikrarlıydı, her zaman işin içindeydi ve her zaman güncel."

Soru: "Sence sen hiç suskunluk dönemi yaşadın mı?"
Cevap: "Ben mi? Tabi ki. Bir zahmet yani. Encore günleri sanırım. Ama bence Relapse tam bir suskunluk dönemiydi. Geri kalanı kişiden kişiye değişir. 

Soru: "Albümlerin arasındaki boş yıllarda günlük yaşantında neler napıyorsun?"
Cevap: "Çok fazla iş. Haftanın 5-6 günü stüdyodayım, bir sonraki hareketimin ne olacağını bulmaya çalışıyorum. Her seferinde kariyerimde nerede olduğumu şöyle bir gözden geçiriyorum. Genellikle bir sonraki hareketimin ne olacağını düşünüyorum."

Soru: "Yeni solo albüm hazırlıklarına başladın mı?"
Cevap: "Henüz değil. Ama bir sonraki hareketimin müzikal olarak ne olacağını bulmaya çalışıyorum. Belli bir sayfa üstünde çalışıyorum ve 'Tamam, bu kadar yeter.' deyip o planı çöpe atıyorum ve başka şeyler deniyorum. Bazenleri eğer bir şeyler yapacaksam bir süreliğine geri çekilip ne yapacağıma karar vermeliyim diyorum kendime."

Soru: "Hala kendini öldürüyormuş gibi (kendinle yarışıyormuş gibi) hissediyor musun?"
Cevap: "Evet hala öyle olduğunu hissediyorum. Ve bazenleri bu her zaman iyi bir şey mi acaba diye düşünüyorum. Bir şarkıyı öylesine bitirip de az önce ne oldu la öyle demek istemiyorum. Ne olduğunu bile anlamadan bir şarkı kaydedecek hale gelmek istemiyorum. Kariyerimi bu noktaya getirip de bitirmek istemiyorum. Öylesine bir şeyler yapmak istemiyorum. Sanırım kendimin en kötü kabusu yine benim."

Soru: "Çünkü sen teknik olarak fazlasıyla yeterlisin ve istediğin zaman hızlı ve aynı zamanda fazlasıyla karmaşık biri olabiliyorsun, ancak bu her zaman iyi bir şey değil?"
Cevap: "Evet, işte demek istediğim tam da bu. Bazenleri bu iyi bir şey, şarkı senden bunu istiyorsa iyi. Ama eğer bir albüm için şarkı kaydetmeye başladıysam, kayıtların sonuna kadar doğru yaklaşımlarla bir albüm yapmak isterim."


Çeviri: Emin Demircan (twitter.com/NomadCRY / facebook.com/NomadCRY1)

facebook.com/EminemTeamTurkeyFans
twitter.com/EminemTurkeyBlg
youtube.com/EminemTurkeyBlg
dailymotion.com/EminemTurkeyBlg

1 yorum:

  1. "Sana ait olmayan bir film için soundtrack albümü hazırlama girişimi nasıl gerçekleşti?" kısmında hangi filmden bahsediliyor?

    YanıtlaSil